27 Temmuz 2013 Cumartesi

Uzak Diyarlarda - Leo & Icar

Uzak Diyarlarda
(Terres Lointaines) - Kitap1
Yazan: Leo
Çizen: Icar
2009

Aldébaran, Bételgeuse, Antarès, Kenya, Namibia gibi dizileriyle ünlenen Brezilya asıllı Fransız sanatçı Leo (Luiz Eduardo De  Oliveira), 2009-2012 yılları arasında da Terres Lointaines adlı bir diğer bilimkurgu eserine bu sefer sadece yazar olarak imza atmıştı. Dizinin çizimlerini ise, başka bir işini bilmediğimiz Fransız çizer Icar (Franck Picard) yapmıştı.

İlk sayısıyla ilgimi çeken çalışmayı yavaş yavaş çevirmeye başlamıştım bir süre sonra. Ama dizi tamamlandığında bekleneni verebildiğini söylemek en azından tartışılabilir oldu. Bu arada ben de ilk sayının çevirisinin sonuna gelmiştim. Bu nedenle, devamını getireceğime dair söz vermeksizin, hiç değilse bir fikir verebileceğini düşünerek ve de emek boşa gitmesin diye ilgi ve beğeninize sunayım dedim.

Bir not düşmek gerekirse; hikâyedeki 'istakoz kılıklı yabancı zekî türden' kahramanımız, bence bilimkurgudaki sıkıntılı "insanın hayal gücü, bilgisiyle sınırlıdır" vaziyetinin bir sonucu. Hâl böyle olunca, popüler ürünlerde 'yabancı' tasarımlarında sıklıkla bu çelişkili hâle düşülmekte. Evrim ağacında aşağılarda yer alan bir dünyevî canlı türünün zekî bir varlığa model teşkil etmesi söz konusu olabilir mi? O fizikî formasyonla (o formasyonda kalarak) yüksek bir entellektüel seviye geliştirmek mümkün mü? Bence değil...

Sinema ve edebiyatta yabancı türlerle karşılaşma ve iletişim üzerine nitelikli yaklaşım olarak çok az örnekten söz edilebiliyor. Çünkü yukarıda sözünü ettiğim sınırlamanın bir şekilde aşılabilmesi oldukça zor bir durum halinde karşımıza çıkmakta. Benim bu husustaki bakışım, Stanislaw Lem'in 'Fiyasko'sundan yana. -Şiddetle öneririm eğer hâlâ okumadınız ve kitabı bulabilirseniz, çok ufuk açıcı olduğunu da söylemek isterim.- Ya da "yüzmilyar kere yüzmilyar yıldız sisteminde, evrimin nasıl sürprizlere yolaçtığı veya gebe olduğu tahmin edilemezdir" diyerek 'böcek uzaylılar'la pulp takılmaya devam edebiliriz. Zaten işin doğrusu, böyle yapmadığımız aktirde, okuyacak, seyredecek materyal aşırı sınırlanmış hâle geliyor. Eh, Star Wars da en azından çok eğlencelidir yani. :)

14 Temmuz 2013 Pazar

Zor Oyun - Frazetta

Geçenlerde 'illustrationart.blogspot.com'da David Apatoff ilginç bir bulgusunu kaynaklarıyla paylaşmıştı. Şöyle diyordu dostumuz;

Ünlü illüstratör Frank Frazetta kendi yaklaşımından şöyle söz ediyor; "Tamamen hayal gücümü kullanarak çalışırım, ne aşırma ne de fotograf."
Ama bu Frazetta çizimi, doğrudan Life Magazin'deki bir yazıdan alınmış;




Ben de Apatoff'un bu başarılı dedektiflik ürününü, 1954 yılında EC Comics periyodiği Shock SuspenStories'in 13. sayısında yer alan 'Squeeze Play' adlı gayet iyi bildiğim söz konusu hikayenin Türkçeleştirilmişi ile birlikte sunayım dedim.




Bu arada, Gabby arkadaşımın iletip yorumladığı nefis kolajı da başlığa eklemeden geçemem. Hikâyemiz 'Zor Oyun'daki bir diğer dikkat çekici husus da, kötü kahramanımız Harry'nin, Frazetta'nın bir anlamda kendini resmettiği bir karakter olması.

Kolajda üst sırada Frazetta'nın bir fotografı, kendini karikatürize ettiği bir çizimi ve ünlü otoportresi yer alıyor. Alttaki üç çizim ise, 'Zor Oyun'dan üç kare. Sanatçının kendini model olarak kullandığı âşikâr...

4 Temmuz 2013 Perşembe

Bir zamanlar kendim






Geçenlerde eski defterleri karıştırırken çıktı karşıma, tahminen ~1980 civarı, neredeyse unutmuşum. 1960'ların Akbaba'larının etkisi bariz olmakla birlikte bugün bile fena gelmiyor hani.

Renklendirme yenidir...